Modern dünyamızın vazgeçilmez bir parçası olan sosyal medya, bilgiye ulaşmayı kolaylaştırdığı gibi insanları bir araya getiren ve ekran başında zaman geçirmelerini sağlayan bir araçtır. Ancak son zamanlarda algoritmaların etkileşim ve bunun getirisi olarak para kazanmak uğruna insanları sürüklediği karanlık bir taraf da ortaya çıkmıştır. Bu dijital dünyada göz ardı edilmemesi gereken karanlık taraf, insanların zehirli düşüncelerinin ve sürekli karamsarlıklarının yayılmasıdır. İnsanlar duygusal olarak olaylara tepki verdiği için algoritmalar, ne yazık ki, bu tepkileri en üst düzeye çıkarabilmek adına olumsuzluğu her zaman daha kullanışlı hâle getirmiştir.
Yine bu sosyal medya platformlarında dramı ve korkuyu besleyen içeriklerin öne çıkması, bir yerde yaşanan felaketin, bir insanın çektiği acının ya da toplumda yaratılan panik havasının sosyal medya algoritmaları için bulunmaz bir nimet hâline gelmesine sebep olmuştur. Çünkü bu tür olumsuz haberler ve negatif duygular uyandıran içerikler, daha fazla etkileşime yol açmaktadır. Böylelikle sosyal medya gündeminin en üst sıralarına taşınan ve her gün tekrar tekrar ortaya çıkan bir döngüye maruz kalmış oluyoruz.
Çok uzun yıllar X platformunu kullanmış bir kullanıcı olarak en iyi örneğin bu platform üzerinden verilebileceğini düşünüyorum. Önceki zamanlarda bu platformda herhangi bir şiddet içerikli haber doğrudan yayınlanmaz, insanlar linkler yoluyla izlemek istedikleri vahşet görüntülerine ulaşırdı. Fakat Elon Musk'ın X platformunu satın almasından sonra kullanıcıların etkileşim üzerinden para kazanmasının yolu açıldı. Bununla birlikte artık çok daha fazla şiddet içerikli ve insanın sinir uçlarıyla oynayan paylaşımlar yapılmaya başlandı. Tabii ki bu paylaşımlara cevap verdiğinizde karşı tarafa her anlamda etkileşim ve dolayısıyla para kazandırmış oluyorsunuz. Ne yazık ki bu platform bu kısır döngüyü aşamadığı için uzun bir süre önce kullanmayı bıraktım. Yine başka platformlardan konu ile ilgili sayısız örnek verilebilir. Burada anlamanızı istediğim husus, insanların o an duygusal olarak sizin ne yaşadığınızı önemsemiyor olması ve tek dertlerinin etkileşim üzerinden para kazanmak olduğudur. Dolayısıyla bu gerçeği öğrendikten sonra umuyorum ki kendinizi bu olumsuz etkilere karşı savunmak için gereken önlemleri alırsınız.
Bir zamanlar sosyal medyanın hızlı habercilik yöntemleri sayesinde televizyondan haber izlemek gençler arasında çok fazla tercih edilmeyen bir durum hâline gelmişti. Ancak sosyal medyanın yaratmış olduğu bu girdap yüzünden bugün televizyondan haber izlemek dahi daha iyi bir seçenek gibi görünüyor.
Elbette ki sosyal medyadaki zehirli döngüler sadece bunlarla sınırlı değil. İşin daha kötü yanı, bu zehirli döngünün sadece içerikle sınırlı kalmaması. Sürekli şikâyet eden, hayatın olumsuz yönlerine odaklanan ve hayata dair her şeyi karanlık bir pencereden algılayan insanlar da var. Sosyal medya sayesinde bu insanlar, algoritmanın olumsuz tarafı nedeniyle ön plana çıkıyor. Kendi mutsuzluğunu yaymak, sosyal medyada dikkat çekmenin en etkili yollarından biridir. Sürekli olarak hayatın çok kötü ve berbat bir şey olduğuna dair yapılan paylaşımlara tepki veren diğer insanlar, farkında olmadan bu döngüyü beslemektedir.
Bu durumun insan psikolojisi üzerindeki etkileri oldukça yıpratıcıdır. Gün içerisinde maruz kaldığımız bunca karamsar içerik, farkında olmadan ruh hâlimizi de etkiliyor. Geleceğe dair sürekli olarak umutsuzluk aşılanan bir ortamda motivasyonumuz düşüyor ve genel anlamda hayattan keyif alma durumumuz zayıflıyor. Algoritmaların ortaya çıkardığı bu olumsuz tablo yüzünden sosyal medya, günlük yaşamda psikolojimizi olumsuz etkileyen bir girdaba dönüşmüş durumda.
Bu durumdan ve algoritmaların bize dayattığı bu döngüden çıkabilmek için atmamız gereken ilk adım, bilinçli bir şekilde sosyal medya kullanımını düzenlemektir. Takip ettiğimiz hesapları gözden geçirerek sürekli olumsuzluk yayan içeriklerden uzak durmalı ve sosyal medyadaki akışımızı daha dengeli hâle getirmeliyiz. Yine medya okuryazarlığı becerilerimizi geliştirmemiz kişisel anlamda oldukça faydalı olacaktır. Ayrıca dijital detoks yaparak belirli aralıklarda sosyal medyadan uzaklaşmak, zihin sağlığımız için önemli ve olumlu sonuçlar doğurabilir. Unutulmamalıdır ki sosyal medya, gerçeğin kendisi değil, algoritmaların yönlendirdiği bir yanılsamadır. Sosyal medya eğlence için vardır; fakat eğlencenin ötesinde hayatınızı olumsuz etkilemeye başladığını hissediyorsanız hemen gereken önlemleri almalısınız. Gerçek hayat ekranın ötesinde ve biz bu toksik döngüden çıkmayı seçebiliriz.
Araştırmacı-Yazar
Mehmet Hüseyin Arslan