Yapay Zeka Çağında Kamu Görevlerinin Geleceği Üzerine Bir Tartışma

Mehmet Hüseyin Arslan
0

 


Yapay zekanın yükselişiyle birlikte birçok mesleğin yok olacağı sık sık gündeme geliyor. Özellikle bilgi aktarımına dayalı meslekler arasında yer alan öğretmenliğin yakında tamamen yapay zekaya devredileceğiyle ilgili açıklamalar var. Fakat bu iddianın kısa vadede teknolojik bir ütopyanın ötesine geçemeyeceğini düşünüyorum. Özellikle toplumların siyasi, ideolojik ve sosyal dinamiklerini göz önünde bulundurduğumuzda, bu mesleklerin yakın vadede ortadan kalkması pek olası görünmüyor. Özellikle devlet kadrolarında yer alan mesleklerin uzun bir süre daha insan eliyle sürdürüleceği düşüncesindeyim. Bu noktada da bu kanaatimin arkasındaki gerekçeleri tartışacağım.

Günümüz sistemlerinde devlet aygıtı sadece kamu hizmeti üreten bir aygıt değil, aynı zamanda iktidarların kadrolaşma ve sadakat ilişkisi kurduğu bir araçtır. Pek çok ülkede devlet, adeta bir istihdam kapısı olarak görülmektedir. Dolayısıyla burada liyakatten ziyade, kimin tanıdığı olduğu belirleyici olmaktadır. Devlet kadrolarının tamamen yapay zekaya devredilmesi sadece verimlilik açısından mantıklı olabilir. Fakat burada iktidarlar politik olarak büyük bir kayıp yaşayacaklardır. Devlet kadroları, resmi ideolojinin, milli kültürün ve siyasi duruşun yeni nesillere aktarılmasını sağlayan bir tür modern ideoloji aktarıcısı olarak işlev görmektedir. Devletin bekası açısından stratejik rollerde bulunan kamu görevleri sadece teknik olarak değil, sembolik ve ideolojik olarak da önemlidir. Bu nedenlerden ötürü, devletlerin böylesine önemli rolleri makinelere devretmesi, kendi varlık nedenine ters düşecektir.

Ayrıca bir diğer önemli faktör ise, milyonlarca insanın işsiz kalmasıyla oluşacak olan toplumsal tepkidir. Kamu görevlilerinin önemli bir kısmının yapay zeka gerekçesiyle sistem dışına itilmesi, büyük bir meşruiyet krizini beraberinde getirecektir. Sivil toplum örgütleri ve halkın genel tepkisi, böyle bir radikal dönüşümü kısa vadede mümkün kılmayacaktır.

Orta vadede ise hibrit modellerin benimseneceği düşünülebilir. Burada bazı rutin işler yapay zekaya devredilecek ve bununla birlikte hem teknoloji kullanılacak hem de politik kadrolaşma ve ideolojik aktarım işleri sürdürülebilir olacaktır.

Elbette ki yapay zeka, insan emeğini pek çok alanda dönüştürecek potansiyele sahiptir. Fakat bu dönüşüm her ekonomik sektörde eşit hızda gerçekleşmeyecek. Özel şirketler orta vadede yapay zekayı ciddi anlamda kullanabilir fakat devletlerin kadrolarını yapay zekaya devretmesi kısa ve orta vadede mümkün görünmemektedir. Devlet kadroları sadece teknolojinin değil, ideolojinin ve sosyolojinin kurallarıyla da dönüşecektir. Bu yüzden, devlet kadrolarının ve kamu görevlerinin tamamen yapay zekaya devredileceği iddiası, şu an için toplumsal ve siyasal gerçeklikten kopuk bir fantezi olarak gözükmektedir.

Gelecekte ise uzun vadede bunun ihtimal dahilinde olacağı öngörülebilir. Fakat mevcut devlet yönetim anlayışıyla bu durum bir tezatlık içerdiği için, yapay zekanın devlet kadrolarını tamamen devralıp devralamayacağı öngörülmesi oldukça zor bir durum haline gelmektedir.

Devlet aygıtını yöneten siyasi partiler, oy toplamak ve devlet ailesi üzerinde güç sahibi olmak gibi nedenlerden ötürü, bir süre daha politik kadrolaşma yoluyla devam edecektir.


Araştırmacı-Yazar

Mehmet Hüseyin Arslan 

Yorum Gönder

0 Yorumlar

Yorum Gönder (0)
3/related/default