Teknolojide yaşanan hızlı gelişmeler vesilesiyle eğitim alanında da büyük dönüşümler yaşanmıştır. Uzaktan eğitimden, açık öğretime ve hayat boyu öğretime kadar pek çok yenilikçi yaklaşım faaliyete geçirilmiştir.
Teknolojide yaşanan son gelişmelerden biri de yapay zekadır. Henüz emekleme aşamasında olan bu teknoloji, insan
hayatını kolaylaştırma noktasında pek çok yenilik ve fırsatlar sunmanın yanı
sıra büyük bir teknolojik devrimin önemli bir mihenk taşıdır. Yaşanacak olan bu
gelişmelerden en büyüğü ise ileri de yapay zekanın eğitime entegre edilmesi ile
birlikte gelecek olan devrimdir. Yapay zekada yaşanan gelişmeler ışığında
öğretim yöntemleri yeniden gözden geçirilmeye muhtaçtır. Eğitimdeki yerini ve
önemini giderek daha fazla hissettirmeye başlayan yapay zeka destekli öğretim
yöntemleri, öğrenci odaklı eğitim süreçlerini kolaylaştırma ve eğitimi
kişiselleştirme açısından öğrenme yöntemlerini daha etkili hale getireceği gibi
daha az maliyetle daha verimli eğitim fırsatlarını beraberinde
getirecektir.
Yapay zeka destekli sistemler ile birlikte öğrencilerin
öğrenme tarzlarına ve hızlarına yönelik özelleştirilmiş içerikler
sunulabilecektir. Eğitimdeki bireysel farklılıkların en aza indirilmesi ve bu
farklılıkların verimli öğrenme süreçlerine dönüştürülmesi açısından bu oldukça
önemlidir. Geleneksel eğitim ve öğretim yöntemlerine baktığımızda öğrencilerin
ihtiyaçlarına yönelik özel bir eğitim ve öğretim süreci oluşturulamamaktadır.
Çünkü bu durum hem zaman açısından oldukça maliyetli hem de öğretmenlerin iş
yükü açısından oldukça verimsizdir.
Mevcut kuşak ve gelecek yeni kuşaklar, teknolojiye daha
hızlı bir şekilde entegre olabildikleri için teknoloji ile uyum içerisinde
ilerleyen bir eğitim süreci, onların motivasyonlarında şüphesiz takdire şayan
bir etki yaratacaktır. Dolayısıyla yapay zeka tarafından desteklenen öğretim
ile öğrencilerin motivasyonunu artırmaya ve öğrenmeye yönelik ilgilerini
güdülemek oldukça kolay hale gelecektir. Dünyaya gözlerini açtıkları ilk andan
itibaren teknolojik araçlardan özellikle telefon, tablet ve bilgisayar gibi
aygıtlarla kendi kendine öğrenme süreçlerini deneyimleyen bu kuşak, yapay zeka
tarafından desteklenen ve bireyselleştirilmiş bir öğretime çok hızlı bir
şekilde uyum sağlayacaktır.
Burada, öğrencilerin öğrenme süreçlerine aktif bir katılımcı
olması ve aynı zamanda eğlenerek ve keşfederek daha kalıcı bilgiler edinmesi
sağlanmalıdır. Yine, öğretim süreçlerinin diğer perspektifinden olaya
bakacak olursak, yapay zeka tarafından desteklenen öğretim sürecinin eğitimdeki
rolü yalnızca öğrencilerle sınırlı kalmayacaktır. Bu sistemler, öğretmenler
için de büyük fırsatlar ve önemli avantajlar sunmaktadır. Yapay zeka sayesinde
öğretmenler, öğretim materyallerini daha verimli bir şekilde hazırlayacak ve iş
yükünden tasarruf edeceklerdir. Sınıf içi etkinlikleri daha etkili bir şekilde
yönetebilecek ve öğrencilere yönelik daha kişisel ve özelleştirilmiş öğrenme
olanakları sunabileceklerdir. Yine öğretmenler, sınıf içerisinde öğrencilerin
farklı ihtiyaçlarına daha kolay bir şekilde odaklanabilecek, eğitim sürecini
daha verimli hale getirebileceklerdir. Ayrıca öğretmenlerin iş yüklerinin
otomatikleştirilebilmesi, onların kendilerini geliştirmeye yönelik daha çok
zaman bulabilmelerine imkân tanıyacaktır. Bu sayede öğretmenler daha az
yıpranmış olacak ve öğrencileri ile daha fazla etkileşime geçebileceklerdir.
Öğretmenlerin çalışma şartlarının iyileştirilmesi, öğretim kalitesini
artıracağı gibi öğretmenlerin gelişimine yönelik önemli fırsatlar yaratacaktır.
Yapay zeka tarafından desteklenen öğretim teknolojilerinin
eğitim süreçlerine doğru ve etkili bir şekilde entegre edilmesi hem
öğretmenlerin hem de öğrencilerin yararına olacaktır. Eğitimde yaşanacak olan
bu dönüşüm, geleneksel öğretim yöntemlerinin dezavantajlarını ortadan
kaldıracak ve yenilikçi öğretim yöntemleri ile bu dezavantajları fayda
sağlamaya yönelik olarak dönüştürecektir. Daha etkili bir öğrenme ortamının
oluşturulması ile birlikte eğitimin kalitesi artacağı gibi toplumun niteliği de
yükselecektir. Birtakım kimseler tarafından öğretmenlerin eğitim süreçlerinden
tamamen dışlanacağı konuşulsa da mevcut yapay zeka teknolojisi bunu
başarabilmek için henüz yeterli seviyede değildir. Yeterli seviyeye geldiğinde
dahi nitelikli öğretmenlere ihtiyaç duyulmaya devam edilecektir.
Araştırmacı-Yazar
Mehmet Hüseyin Arslan